Frankfurt Türk Mimar ve Mühendisler Birliği’nin toplantısına katılan şair, yazar, İstanbul Çocuk Müzesi sahibi Sunay Akın Osmanlı ile Osmancılığın, gerçek ile soytarılığın birbirine karıştırılığını söyledi. Sunay Akın, Osmanlı’da ‘Kubbelerin miğfer, minarelerin de süngü’ olmadığını savundu
Eczacıbaşı, Koç, Sabancı ve Sunay Akın’ın müzeleri olduğunu ancak bir tek Sunay Akın’dan vergi alındığını kaydeden ünlü şair, “Hanau’da da çocuk müzesi var. İnceledim, çevredeki pek çok belediye destek veriyor. İstanbul Çocuk Müzesi, Hanau’dan on kat daha iyi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi bırakın destek vermeyi gelirin yüzde beşini vergi olarak alıyor” diyerek isyan etti
Hani resim yasaktı
Sunumunda sert ifadeler de kullanan Sunay Akın, “Osmanlı ile Osmancılığı, gerçek ile soytarılığı birbirine karıştırıyorlar. Yeryüzünde tepesinde bilim olan tek ibadethane İstanbul’da. Defterdar Nazlı Mahmut Efendi dürüstlüğün simgesi olarak hokkayı ve kalemi yaptırdığı camii minaresinin tepesine koydurtur. Bu ülkede insanlar resim yapılsın diye minareler yıkılıp daha daha uzunu yapılmıştır. Tek minareler halkın isteğiyle mahyalar için ikiye çıkarılmıştır. Kanuni’yi kanunlarını kaç kişi biliyor. Fransızların en büyük şairi Andrea Chenier İstanbul’da doğdu. Çocukluğu Galata’da geçti. Puşkin’in kökeninde İstanbul var. New York’taki Özgürlük Anıtı’nın siparişini Sultan Abdülaziz vermişti. Son Halife Abdülmecid Efendi’nin çok iyi resimler yaptığını biliyor musunuz?. Hani İslam’da resim yasaktı. Rumeli Hisarı Fatih’in imzası. Fatih’in küçük yaşlarda çizdiği resimler neden sergilenmez? Tarihine bu kadar yabancı başka bir millet yoktur” dedi.
Kız Kulesi’ni işgal edip ‘Şiir Cumhuriyeti’ ilan etti
1992 yılında Kız Kulesi’nin yıkılmak istendiği için İstanbul’da ilk çevreci eyleme imza atarak tarihi binayı işgal ettiklerini kaydeden Akın, “Kız Kulesi’nde ‘Şiir Cumhuriyeti’ ilan etmiştik. Çünkü yazılı ilk aşk şiiri İstanbul’da. Bu kent insanlık tarihinin en büyük deniz savaşına sahne oldu. Makedon Genareli Phlipp ile Atinalı Kharakis karşı karşıya gelir. Kharakis savaşın galibi olur ancak eşi Damalis’i kaybeder. Kharakis eşini Boğaz’da bir adacığa gömer. Kız Kulesi 1856 yılına kadar cüzzamlılar için tecrit adası olarak kullanıldı. İstanbul’a ait tarihi dokuyu bir bir yokediyorlar. Tek anladıkları kepçeyle herşeyi yıkmak” diye konuştu.