Frankfurt’ta 1 Mayıs mitingine katılan Büyükşehir Belediye Başkanı Peter Feldmann, populist, aşırı sağ parti ve politikacılara kırmızı kart gösterilmesini, NPD’nin nihayet kapatılmasını talep etti. Büyükşehir Belediye Başkanı Feldmann, kentte konut sorunun çözümü için gerektiğinde büroların yıkılıp yerine konut yapılabileceğini de söyledi.
Hessen Alman Sendikalar Birliği’nin (DGB) ‘Biz çoğuz, biz biriz’ adı altında düzenlediği 1 Mayıs Dünya Emekçiler Günü yürüyüşü Nordend semtinde başladı. Yürüyüşe sendikalar ve Alman siyasi partilerin yanısıra Hessen Hayır Girişimi, Haziran, Türk Halkevi, Demokratik İşçi Dernekleri ile HDK’nın aralarında olduğu gruplar da katıldı. Davullu zurnalı, bol bayrak ve dövizli yürüyüşte Türkiye’de tutuklu, Die Welt muhabiri Deniz Yücel’in kardeşi İlkay Yücel de #FreeDeniz pankartıyla yeraldı. Pankart ve dövizlerde, çıraklara süresiz iş sözleşmesi, işyerlerinin yurt dışına taşınmaması ve Avrupa çapında temel maaş talepleri istendi. Yürüyüş tarihi Römer meydanında son buldu.
Adil bir Avrupa istedi
Belediye Sarayı önünde kurulan sahnede konuşan Frankfurt Büyükşehir Belediye Başkanı Feldmann, adil bir Avrupa istediğini söyledi. Dünyanın silah endüstrisini güçlendirmek yerine açlıkla, mültecilerle mücadele etmek yerine mültecilerin kaçış nedenlerini ortadan kaldırması gerektiğini ifade eden Feldmann, “Le Pen, Petry ve diğer populistlere kırmızı kart gösterelim. Ayrımcılık ve ırkçılıkla mücadele etmeden özgürlük olmaz. Eğitim, sağlık, toplu taşıma hepimize ait. Özelleştirme modası geçti. İnsanların başlarını sokacak bir evi olması bir hak. Gerektiğinde bürolar yıkılıp konut yapılmalı” diye konuştu.
Avrupa Merkez Bankası’na sert eleştiri
Hessen DGB Başkanı Philipp Jacks ise konuşmasında “Demokrasiye evet, Avrupa Birliği’ne evet ama işçi haklarının kısıtlanmasına hayır. Avrupa Merkez Bankası kiralık çalıştırıyordu. Onlarla iş sözleşmesi yapmak, eşit işe eşit ücret vermek yerine işten çıkarıp yenilerini aldı. Bu bizim istemediğimiz bir işçi politikasıdır. ABD ve Fransa’da neo liberalizm ile populizm arasında sıkışıp kalan işçilerle dayanışma içindeyiz. Populizm ve ırkçılık hiçbir zaman alternatif değildir. Demokrasi ve demokratik kültür anlayışının yok olması toplumumuzun sonu olur” ifadelerine yer verdi. DİDF Gençliği adına konuşan Özgün Önal da genç çalışan ve çırakların durumuna dikkat çekti.
