Türkiye Sosyaldemokratları Derneği (TSD Frankfurt), olağan genel kurulda yeni yönetim kurulunu belirledi.
Frankfurt Türkiye Sosyal Demokratlar (TSD e.V.) Derneği genel kurulu, Gezi’de hayatını kaybedenler ve derneğin artık hayatta olmayan değerli üyesi Ayla Dölen için bir dakikalık saygı duruşu ile başladı. Toplantı divana seçilen Yıldız Akalın ve Başar Cantürk tarafından yönetildi. Eski Başkan Figen Brandt’ın yeniden başkanlığa aday olmadığı genel kurulda, yeni yönetim kurulu şu şekilde oluştu:
Başkan: Ekin Polat,
Başkan Yardımcısı: Halil Özak,
Sayman: Başar Cantürk,
Üyeler: Esad Şahin ve Figen Brandt,
Denetleme Kurulu: Turgut Yüksel ve Hüseyin Sıtkı,
Onursal Başkanlar: Yıldız Akalın ve Hasan Arslan.
Genel kurulun ardından TSD’den yapılan açıklada şu ifadelere yer verildi:
1987 yılında Frankfurt´ta Türkiye kökenli sosyal demokrat göçmenler tarafından kurulan derneğimiz, kurulduğu tarihten bu yana çok-kültürlü bir toplumda eşit haklara dayalı birlikte yaşama politikalarının hayata geçirilmesi için aktif olarak çalışmaktadır. Sosyal Demokrat Halk Dernekleri Federasyonunun üyesi olan TSD Frankfurt e.V., Frankfurt bölgesinde faaliyet gösteren sosyal demokrasiyi benimsemiş, sivil toplum kuruluşları ve organizasyonlar ile ortak çalışmalar yürütmekte ve bu yolla göçmenler ve göçmen kökenli ailelerden gelen kişiler için geniş bir platform oluşturmayı hedef edinmektedir.
Günümüzde teknoloji ve ulaşım araçlarındaki hızlı gelişme ile birlikte göçmenlerin göç ettikleri ülkeler ile anavatanları arasında zihniyet transferleri gerçekleştirdiklerine de dikkat çekmek önemlidir. Göçmenlerin ikili konumda yaşadıklarının altını çizerek, çoklu aidiyet ve kimliklerin demokratik temsilini talep etmekteyiz. Bu sebeple, hem Almanya toplumunda karşılıklı beslenmeye dayalı yeni kimlik oluşumlarının altını çizerken, aynı şekilde bunun bir demokratik hak olduğunu vurgulayarak Türkiye´de de toplumsal gelişmeleri tek boyutlu kimlik politikalarının dışında, çoğulcu demokratik bir anlayışla desteklemekteyiz. Kısaca, sivil toplum çalışmamizi iki boyutlu yani hem Almanya´ya hem de Türkiye´ye yönelik sosyal demokrasiyi destekleyecek şekilde yapmaktayız. Böylesi bir ikili çalışmanın içinde bulunduğumuz göç çağında sosyal demokrasinin temelini oluşturduğunu düşünmekteyiz.
Bu yeni çalışma döneminde, özellikle güncel konular üzerine daha çok seminer ve toplantı düzenlemeyi ve aynı zamanda bilgilendirme ve eğitim malzemeleri sunmayı hedefliyoruz. Göç sürecini toplumsal cinsiyet temelinde ele alan eleştirel çalışma ve aktivitelerin de yer alması önceliğimiz olacaktır.