Türkiye’de yargıda son yıllarda gerçekleşen değişimi kuşkusuz en iyi, yargı mensupları hissediyor, yaşıyor. Yargıçlar Sendikası Üyesi Önder Tekin’in yargıdaki değişimi konu alan yazısını özel izniyle yayınlıyoruz. Egazete.de Önder Tekin’in yazılarına sık sık yer verecek: İşte ilk yazı:
Dağıtılan yargı, dağıtılamayan adalet
M. Önder TEKİN / Yargıçlar Sendikası Üyesi
Yargının muktedirin direktifleri doğrultusunda şekillendirilmeye başlanılmasının üzerinden tam altı yıl geçti. Yargının bağımlı hale getirilmesinde epey mesafe alınsa da, her türlü baskıya, tehdide direnen insanların temel hak ve özgürlüklerini gözeten, verdikleri özgürlük yanlısı kararlar nedeniyle bağımsız yargıç ve savcılardan duyulan rahatsızlık zirve yaptı.
“Yasama bizde, yürütme bizde, yargı bizde” sözünü söyleyenlerin, YARSAV ve Yargıçlar Sendikası ile yargı çevrelerinden gelen itirazlardan henüz istediklerini gerçekleştiremedikleri anlaşılınca, boyun eğmeyen yargıç ve savcıların neredeyse tamamı, hedefe konuldu.
Ramazan aynın ilk günü sahur vaktine kadar çalışılarak hazırlanan adli ve idari yargı kararnameleri ile adli ve idari yargıda görev yapan çok sayıda yargıç ve savcının görev yerleri gece saat 03.00 itibariyle değiştirildi. Hakim ve savcıların, “hukuk devleti ilkesi” ne uygun olarak davacı ve davalı sıfatı ile hak arama özgürlüklerini kullanarak “adil yargılanma hakkı”nı kullanan vatandaşların bu haklarını gözeten yargıç ve savcıların son kararname ile görev yerleri değiştirilmiştir.
6802 sayılı Kanun ile; “ehliyet ve liyakat ilkeleri” doğrultusunda görev yapması gereken Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun objektif kriterleri belirleyerek hareket etmesinin vatandaşın adalete ulaşmada başlıca koşul olduğu hususu yine gözetilmemiştir. Karanamelerin ayrıntılarında bu genel değerlendirmenin izleri çok net görülmektedir. YARSAV ve Yargıçlar Sendikası tarafından 2014 HSYK Üyeliği Seçiminde desteklenen İdari Yargı Adaylarının tamamı ile Adli Yargı Adaylarının bir kısmının istekleri olmadığı halde, “yargıç teminatı” na aykırı olarak görev yerleri değiştirilmiştir.
Adaletten, haktan, hukukun üstünlüğünden yana tavır koyan, her türlü hukuksuzluk karşısında susmayan, biat etmeyen, yargının başta yaşam hakkı olmak üzere temel hak ve özgürlüklerinin güvencesi bilincinde olan yargıç ve savcıların kararname kapsamında mağduriyet yaşamaları vatandaşın bağımsız ve tarafsız yargıya erişimine darbe niteliğindedir.
Yargının, majestelerinin yargısı niteliğine son verilerek halkın, haklının adaletine dönüştüğü günleri görmemizin tek yolunun, bağımsız ve tarafsız yargı mücadelesi bayrağını yurdun her köşesinde taşıyan onurlu yargıç ve savcıların, halkın adalete ulaşmasında bir yargı neferi olarak görev yapma anlayışlarında taviz vermeden görev yapmaları gerektiğinin bilincinde olarak;
Bağımsız yargının ülkemin üzerinde bir güneş gibi doğarak, insan hak ve özgürlüklerini temel alarak yargılama yapacağı günlerin çok uzak olmayacağını son söz olarak söyleyelim.
birgun.net